ATEŞİN ÇOCUKLARI, İTFAİYECİLER

İnsan hayatı için en önemli meslek itfaiyeciliktir dersek hiç abartı sayılmaz. Zira yangın, deprem, su baskını vb. doğal afetlere, kimyasal tehlikelere trafik kazalarına müdahale eden ve bizim için olmazsa olmaz insanlardır İtfaiyeciler. 25.Eylül.1923 tarihi, İtfaiye Haftası başlangıcı olarak kabul edilmiştir. Zira bu tarihte Belediyelere devredilmiştir.

İTFAİYECİLER NASIL İNSANDIR

ABD seyahatim sırasında Mississippi Jackson’da bir dükkanda teşhir edilen bir silahın üzerinde şöyle yazıyordu: “Çok etkilidir. İtfaiyeciyi dahi devirir. İtfaiyeciler, ruh ve bedenen güçlü insanlar arasından seçiliyordu. Onlar, yangın ve afetlerde insan kurtarma, yangına müdahale etme gibi zor şartlarda hızlı hareket etmeleri gerekiyordu. Onlar bu işleri sırtındaki ağır koruyucu ekipmanlar ile yapıyorlardı. Aslında gelişmiş ülkelerde onları kahraman olarak biliyorlardı. Çocuklar meslek seçimi ile ilgili anketlerde ilk sıralarda İtfaiyeciliği seçiyorlardı. Bunlar neden ülkemizde değil de gelişmiş ülkelerde oluyordu, bunu iyi okumamız gerekiyordu…

İTFAİYECİLİĞİN KISA TARİHÇESİ

Ateş, insan hayatının vazgeçilmezi olmuştur. Ateş yapıcı olduğu kadar, kontrol dışı olduğunda da yıkıcıdır. Dünyada ve ülkemizde yangınlara karşı sürekli kanunlar çıkarılmış ve önlemler alınmıştır. 1560’da Kanun-i Sultan Süleyman Fermanıyla yeni binalarda yangın sirayetini önlemek için saçak yapılması yasaklanıyordu. 1572’de Sultan 2. Selim ve 1579 3.Murat Fermanlarında herkesin evlerinde su dolu fıçı ve dama ulaşacak birer merdiven bulundurmaları isteniyordu. İstanbul’da Tophane’deki bir yangına David adlı Fransız mühendisin yaptığı tulumba ile 1714’de müdahalesinden sonra kurulan Tulumbacı Ocağı 1826’da Vaka-i Hayriye’ye kadar sürmüş, yerine Orduya bağlı Yangıncı Taburları ve Belediyelere bağlı da Daireliler kurulmuştu. 1874’te Macaristan’dan getirilen Kont Szechyni Paşa kumandasında Askeri İtfaiye, 25 Eylül 1923’de Belediyelere devredilmişti.

BELEDİYELER DÖNEMİ GELİŞMELERİ

1. Dünya Harbi’nde Tulumbacı Ocağının cepheye sürülmesiyle yangınlar için efrat kalmayınca bitmeyen yangınlar dönemi başlamıştı. İtfaiyelerin Belediyelere devriyle yeni İtfaiye araç, istasyon ve personeli başlangıçta sorun olmadı. Ancak yenilenmemiş olmaları problemleri de beraberinde getiriyordu. 6 gün çalışıp bir gün tatil yapan İtfaiyeciyi evinde çocuğu tanıyamıyordu. Ancak ıslahat çalışmaları bir türlü yapılamıyor ve meslek mensupları bir nevi horlanıyordu. Bu bağlamda ilk çalışmalar, Ankara İtfaiye Müdürü Baki Akansel tarafından Kaza ve Yangınlardan Koruma Kurulu adıyla 1972- 73 yılları kurulmuş ancak kısa sürede dağılmıştır.

SON DÖNEM ÇALIŞMALAR

1994’de Ankara İtfaiye Müdürü olarak göreve başlayan bu satırların yazarı ile İstanbul, Kocaeli, İzmir, Bursa, Gaziantep, Edirne, Karabük, Mersin, Erzurum, Muğla gibi şehir İtfaiye Müdürleri bir araya gelerek Tüm İtfaiyeciler Birliği’ni kurmuşlardı. Bu Ekip, gelişmiş ülkelerle bilgi paylaşımı yaparak araç-gereç standartları, koordinasyon, kılık kıyafet, amblem vb. prensipleri ortaya koymuşlardı. İlk olarak Antalya, Kocaeli ve İstanbul’da kurulanan İtfaiyecilik Meslek Yüksek Okulları, daha sonra birçok şehirde kuruldu. Gönüllü İtfaiyeciler Birliği kuruldu. Endüstri Meslek Liselerinde İtfaiye bölümleri açıldı. Kışla tipi istasyonlar yerine Mini İstasyonlar ile İtfaiyeler kentlerin her köşesine dağıldı. Kurtarma Birlikleri oluşturuldu. 8 Balkan İtfaiyesi ile Balkan İtfaiye Spor Federasyonu kuruldu. İstanbul Teknik Üniversitesi ile İçişleri Bakanlığı ve 8 Avrupa İtfaiyesinin katılımı ile “İtfaiyecilikte yeni Model çalışmaları” yapıldı. İstanbul ve Bursa gibi birçok ilde Afet Koordinasyon Merkezleri (AKOM) kuruldu. Meslekte Fiili ve İtibari hizmet zammı konusunda önemli adımlar atıldı. Türkiye Acil Yardım, Eğitim, Yangın Vakfı (TAYEV) kuruldu. İtfaiye kıyafetleri ve amblemi yeni şekliyle ülke geneline yayıldı.

DEĞERLENDİRME

Her biri ayrı Belediyelerde olan İtfaiyelerdeki yeni gelişmeler Devletin de desteğiyle daha da geliştirilebilir. Bu konuda bu güne kadar yapılan çalışmalar, bilgi ve deneyimli kişilerin ihmal edilmesi nedeniyle mesleğin yeterli düzeye gelmesi mümkün olamamaktadır. Bu durumda devleti ve Belediyeleri bıkmadan usanmadan bilgilendirmek gene Sivil Toplum kuruluşlarına düşmektedir.

İtfaiye Haftası milletimize hayırlı olsun.

 

Kaynak: http://www.bursahaber.com/atesin-cocuklari-itfaiyeciler-makale%2c7314.html